Soğuk havanın vücut direncini düşürmesi nedeniyle sonbahar ve kış aylarında görülme sıklığı artıyor.
Kapalı mekanlarda ve toplu taşımada, hastanın öksürmesi veya hapşırması mikrobun bulaşması için yeterli olur. Tedavideki gelişmeler ve aşılama sayesinde günümüzde daha kolay tedavi edilse de, hala ölümcül olabiliyor. Dünyada her yıl 4.5 milyon kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bu hastalığın adı; zatürre! Acıbadem Altunizade Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu zatürreye karşı alınması gereken önlemleri anlattı, önemli uyarılarda bulundu.
Kapalı mekanlardan uzak durun
Zatürre mikrobu solunum yoluyla kolaylıkla bulaşabildiği için risk grubundaysanız kapalı mekanlardan mümkün olduğunca kaçının. Eğer mutlaka bulunmanız gerekiyorsa maske takmayı ihmal etmeyin.
Ellerinizi sık sık yıkayın
Özellikle toplu taşıma gibi kalabalık ortamlarda bulunduktan ve tokalaştıktan sonra, yemeklerden önce ellerinizi mutlaka sabunla yıkayın. Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu yıkama süresini kısa tutmamanız gerektiği uyarısında bulunarak, “Bu durumda mikroplar yeterince temizlenemiyor ve hastalık yayılmaya devam ediyor. Mikroplardan arındırmak için ellerinizin her bölgesini (bilekler, avuç içleri, parmaklar, parmak araları, el sırtı ve tırnak içleri) sabunla en az 15’er saniye ovmayı ihmal etmeyin” diyor.
Uykusuz kalmayın
Güçlü bir bağışıklık sistemi için, günde 7-9 saat uyumaya özen gösterin. Hafta sonları da dahil olmak üzere uyku düzeninizi bozmayın ve alkol, kafein ile geç saatlerde yemek yemek gibi uyku kalitenizi olumsuz etkileyecek olan etkenlerden de kaçının.
Bol bol su için
Zatürreden korunmanın bir başka önemli yolu da, her gün bol bol su içmek. Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, ağız ve buruna ulaşan mikropların, bu bölgeler kuru ise daha rahat yerleştiklerine dikkat çekerek, “Burun ve ağız bölgesinin nemli kalması için sadece yaz aylarında değil, sonbahar ve kış aylarında da bol su içmek çok önemli. Bu nedenle her gün 2 – 2.5 litre su içmeyi asla ihmal etmeyin” diyor.
Beslenmenize dikkat edin
Bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için sağlıklı ve dengeli beslenmeye özen gösterin. Bunun için süt ve süt ürünleri, protein kaynakları (et, yumurta ve baklagil gibi), mevsim sebze ile meyveleri ve karbonhidrat kaynaklarını (tahıllar) sofranızdan eksik etmeyin. Kahvaltı başta olmak üzere öğünlerinizi aksatmamanız da çok önemli. Eksik beslenmenin yanı sıra katkılı besin kullanımı da enfeksiyonlara zemin hazırlayabiliyor. Gıdaların dayanıklılığını artırmak için kullanılan katkıların bazılarının antibiyotik etkili olması, bağırsaktaki yararlı mikropları öldürebiliyor ve dışarıdan gelen zararlıların hastalık yapmasına neden olabiliyor.
Sigara içilen ortamlarda bulunmayın
Sigara gibi kötü alışkanlıklardan uzak durmanız da çok önemli. Çünkü sigara hava yollarının yapısını bozarak mikropların bu bölgeye yerleşmelerine imkan tanıyor. Sigara içindeki zararlılar, hava yolunun içini döşeyen ve hava yolunu enfeksiyonlara karşı koruma sağlayan zarı aşındırıyor. Mikroplar aşınan bu zara kolayca tutunup kana karışıyor. Günde 10-20 sigara içen kişilerde zatürre 2.3 kat, 1 paket içenlerde ise 4 kat fazla oluyor.
Grip aşısı olun
Zatürreden korunmak için en etkili yöntemlerden biri de, grip aşısı yaptırmak. Çünkü grip zatürreye çevirebiliyor veya hastalığın oluşumuna zemin hazırlayabiliyor. Özellikle çok sayıda kişiyle temas edenlerin, 65 yaş ve üzeri kişilerin, hamilelerin, KOAH ve astım gibi kronik akciğer hastalıkları olanların, diyabet hastalarının, kalp ve damar hastalarının her yıl Ekim – Kasım aylarında grip aşısı yaptırmaları öneriliyor. Prof. Dr. Çuhadaroğlu, toplumda grip aşıları hakkında doğru sanılan birçok yanlış bilgi olduğuna dikkat çekerek, “Örneğin aşının koruyucu etkisi 2 haftada oluştuğu için bu süreçte grip olunduğunda aşıdan kaynaklandığı düşünülüyor. Oysa sanılanın aksine aşı cansız virüs içerdiği için grip yapmıyor.” diyor.
Zatürre aşısı yaptırın
Pnömokok zatürreye en sık neden olan mikroptur. KOAH ve astım hastaları, kronik hastalıkları olanlar (böbrek, karaciğer, diyabet), kalp ve damar hastaları, bağışıklık yetmezliği ve bağışıklık sistemini baskılayan tedavi görenler ile 65 yaş ve üzeri hastaların zatürreye en sık neden olan pnömokok mikrobuna karşı aşılanmaları öneriliyor. Yaşam boyunca bir veya iki kez yapılması çoğu kez yeterli oluyor.
Klimalara dikkat
Klimalı ortamda bulunuyorsanız eğer doğrudan esintinin altında olmamaya özen gösterin. Çünkü klimaların filtre sistemlerinde uygun nem ve ısıda üreyen “lefionelle pnömonisine” maruz kalabilirsiniz. Toplumdaki bilinen adıyla lejyoner hastalığı özellikle risk altındaki kişilerde ölümcül olabiliyor.
Soğuk havada atkı kullanın
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu hastalıklardan korunmak için mutlaka burnunuzdan nefes almanız gerektiğini hatırlatarak, “Çünkü soğuk havayı doğrudan ciğerlere çekmek sorun oluşturuyor. Soğuk hava burun, boğaz ve hava yolu iç zarının soğumasına kan akımının bozulmasına, zarın çatlamasına, zar üstündeki koruyucu tüylerin işlev bozukluğuna neden oluyor. Burun solunumu yapısı gereği havayı ısıtıp nemlendiriyor. Burun solunumu, daha sıcak havayı solumamızı sağlayıp enfeksiyon riskini azaltıyor. Soğuk havada temiz bir atkıyla ağız ve burnu kapamak havanın biraz ısınmasını sağlayacağı için yararlı olabiliyor.” diyor.
Bir önceki yazımız olan Aç Karnına Tuzlu Su İçmenin İnanılmaz Faydaları başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.
Yorumlar kapalı.