Dün Bandırma’da yayın yapan Eylül Gazetesi’nin gündeme bomba gibi düşen haberi sonrası bugün yerel basına Avukat Yılmaz Özdemir tarafından gönderilen basın bülteni dikkatleri tarafımızca kendisine yoğunlaştırdı. Haberde “Bandırma’nın yerel seçimde yönettiği seçim kampanyaları ile tanıdığı Gazeteci Cüneyt Çabuk ve ismi sır gibi saklanan Bandırmalı bir avukatın Kırcı’nın yeni ilçe başkanı adayı olduğu” iddiasından bahsediliyor. Konu böyle olunca “o avukat” Özdemir mi? soruları kulislerde şimdiden sorulmaya başlandı.
İŞTE ÖZDEMİR’İN GÜNDEME DAİR SON AÇIKLAMALARI
Ak Parti Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Av. Yılmaz Özdemir erken genel seçimlerle ilgili açıklamada bulundu. Özdemir açıklamasında MHP lideri Bahçeli’nin uzlaşmaz tutumuna vurgu yaparken “ Hiçbir seçmen partisinin muhalefet etmesi için oy vermez, her seçmen gönül verdiği partiyi iktidarda görmek ister ve bunun için oy verir. MHP anlaşılmaz tutumu ile bu detayı ıskalamıştır” ifadelerini kullandı.
MHP seçmeni uzlaşmaz tutumun hesabını sandıkta soracaktır.
“MHP tabanının 7 Haziran seçimleri sonrası beklentisi AK Parti- MHP koalisyonu kurulması, daha sonraki süreçte de Ak Parti’nin yürüttüğü terörle mücadelede MHP’nin de aktif görev alarak elini taşın altına sokmasıydı. Ancak MHP yönetimi tabanının bu isteğini görmek istememiş ve özellikle koalisyon için kendisi dışında bir koalisyon kurulmasını önermiştir. MHP’nin 7 Haziran sonrasında gösterdiği uzlaşmaz tutum ve “bize milletimiz muhalefet görevi verdi” söylemi ile koalisyon seçeneklerini devre dışı bırakması ve terörle mücadelede sorumluluk almaktan kaçınması kendisine oy vermiş seçmeni de üzmüştür. MHP takındığı tavır ile bakanlıkları kendi eli ile HDP’ ye teslim etmiştir. Her şeye hayır diyene, günü gelince milletimiz de “hayır” diyecektir.”
HDP seçmenin kendisine tanıdığı şansı heba etmiştir
7 Haziran öncesi Türkiyelileşmek söylemi ile Kürtlerin ve beyaz Türklerin oyunu alan HDP, terör ile arasına mesafe koyacak yerde terörün destekçisi ve yönlendiricisi olmuştur. HDP, terör örgütü PKK güdümünden kendini kurtaramamış, kurtarmak içinde çaba sarf etmemiş dahası her söylem ve eylemi ile terör örgütünün yanında olmuştur. Bu hali ile Kürtlerin ve beyaz Türklerin kendisine olan güvenini heba etmiştir. Seçim öncesi Türkiye Partisi olma hedefi ile geniş kitleleri ikna etme şansı yakalayan HDP siyasetinin gerçek yüzü iki ay gibi kısa bir sürede ortaya çıkmıştır. Ortaya çıkan durumda HDP’nin şiddetle bağını koparamadığını görülmüştür.
CHP geniş tabanlı koalisyon imkânını tepmiştir.
Özdemir açıklamasında “CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile nihai koalisyon görüşmelerin yapılacağı dönemde CHP tarafından “Sayın Bahçeli’ye açık davette bulunuyorum ‘Gel, bir yıllığına CHP-MHP koalisyonunu kuralım. Türkiye’yi yangın yeri olmaktan kurtaralım. Biz bunu 7 Haziran seçimleri sonrasında da söyledik. Seçmenin sandıkta verdiği mesaj da buydu. MHP liderinin inadı bırakıp, CHP ile koalisyon için masaya oturması ülke menfaatinedir” denmişti. Ak Parti’nin CHP’den çok MHP ile koalisyon kurması muhtemel olmasına rağmen, CHP ile koalisyon görüşmeleri sürerken hiçbir Ak Partili bu tarz bir çağrıda bulunmamıştı. CHP başta koalisyon ile ilgili kırmızı çizgilerini ortaya koydukları maddeler ile bu konuda samimi olmadıklarını açıkça ortaya koymuştur. CHP yönetiminin tek derdi maalesef koalisyon görüşmelerinde masadan kalkan taraf olmamak yönündedir. CHP’nin hiçbir zaman ülkeyi hükümetsiz bırakmama derdi olmamıştır.” dedi.
Ak Parti, ülkeyi hükümetsiz bırakmamak için samimi çaba göstermiştir.
“Ak Parti 7 Haziran seçimleri sonrasında milletimizin teveccühü ile birinci parti olmanın sorumluluğu ve yine milletimizin tercihi ile oluşabilecek koalisyonun en büyük ortağı olma vasfı ile çalışmalara başlamış ve bütün koalisyon seçeneklerini değerlendirmiştir. Bu amaçla CHP ile uzun süren koalisyon görüşmeleri yapılmış, ancak ne yazık ki istikrarın devamından çok kendi istek ve düşüncelerini dayatan CHP ile koalisyon kurulması söz konusu olmamıştır. Ak Parti milli iradenin verdiği sorumluluğun bilinci ile gereken tüm çalışmaları büyük bir samimiyet ile yerine getirmiştir.”
Türkiye’nin umudu yine Ak Parti’dir
“Koalisyon süreci ve bu süreçte ülkemize ve çevremizde yaşananlar yeniden göstermiştir ki Türkiye’nin istikrarlı ve güçlü bir iktidara, bölgenin de güçlü bir Türkiye’ye ihtiyacı vardır. Bunu sağlayabilecek güç ise milletimizin her kesiminden destek alabilen yegâne parti olan Ak Parti’dir. Türkiye’nin umudu yine Ak Parti’dir. Erken seçimden Ak Parti güçlenerek çıkacak ve tek başına iktidarı elde ederek ülkedeki istikrarı yeniden sağlayacaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”
Bir önceki yazımız olan HALUK SUR YENİDEN ADAY MI? başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.