Seçim atmosferinden yavaş yavaş çıktığımız şu günlerde gelin sizlerle beraber konut ve emlak sektörüne bir projeksiyon tutalım…
Mâlum seçim öncesi gayrimenkul yatırımlarında gözle görülür bir duraklama vardı. Siyasi belirsizlik, ülkedeki gerilim ortamı ve faizlerdeki artış konut satışlarının düşmesine neden olmuştu. Konut yatırımcısının belirsizliklerden hiç hoşlanmadığını, bunun da iç ve dış talepte bir daralmaya yol açtığını rahatlıkla ifade edebiliriz. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre konut satışları Eylül ayında ciddi bir düşüş yaşadı ve geçen yılın aynı dönemine göre %20 oranında geriledi. Senetli satış, dövizdeki yükselme, konut projelerindeki indirimler ve cazip ödeme avantajları da konut sektörüne derman olamadı. Konut talep edenlerin piyasadaki belirsizlik nedeniyle yüksek miktarda borç altına girmekten çekinmesi bir nevi ‘bekle – gör’ pozisyonuna çekilmesine neden oldu. Tabii gayrimenkul yatırımı yapacakların aklında bazı sorular var: Tek parti iktidarının piyasalara etkisi ne olur? Emlak fiyatlarında ne gibi değişiklikler olur? Faizler artar mı, düşer mi?
İstikrar hiç şüphe yok ki sadece gayrimenkul piyasasında değil tüm sektörlerde olumlu bir hava esmesini sağlayacaktır. Dört yıl daha seçimin olmayacak oluşu inşaatçıların ve konut müşterilerinin yatırım planlarına odaklanmalarına yardımcı olacak. 6-7 aydır tasarruflarını dövize yapanların yılın son aylarında ve 2016’nın ilk çeyreğinde yatırımlarını gayrimenkule kanalize edeceğini öngörüyoruz. Vergilerde yapılması beklenen düzenlemelerin devreye girmesi, emekliler başta olmak üzere alt gelir grubuna yönelik vaat edilen konut hamleleri ve en önemlisi oluşan pozitif havayla sektörün daha da hareketleneceğini rahatlıkla ifade edebilir; vatandaşın düşük risk altında, uzun vadeli borçlanma kabiliyetinin artacağını da söyleyebiliriz.
Seçim ertesi Dolar’daki ani düşüş bazı maliklerde şaşkınlık yarattı. Doların yükselmesini gayrimenkullerinin değerini artırdığını düşünenler fiyat arttırma yoluna gitmişti. Doların tekrar düşüşe geçmesiyle mallarının değer kaybettiğini düşünenler fiyatları yukarı çekmeye başladılar. Herkesin bildiği üzere Dolar ile mülkün değeri arasında doğru bir orantı yoktur.
Uluslararası piyasalara bakıldığında faizlerde kısa ve orta vadede ciddi bir indirim beklemenin yanıltıcı olacağını düşünüyoruz. Nitekim faizlerin yavaş yavaş normal seyrine döneceğini de söyleyebiliriz.
Bandırma’ya değinecek olursak,
bölgesinde önemli bir mini metropol olan şehrimizde gayrimenkul yatırımlarının da hareketleneceğini söyleyebiliriz. Özellikle sanayi yatırımlarının git gide artacağı bu dönemde göç/nüfus parametrelerinin de pozitif yönde değişeceğini, bu sayede yeni konutların ve sosyal donatıların Bandırma’ya kazandırılacağını söylemek mümkün.
Yeni dönemde tüm yatırımcıların ve mülk sahiplerinin ticaretlerinde daha başarılı olmalarını diliyoruz.
Bir önceki yazımız olan CEVİZ FİDANI SATICILARININ HEDEFLERİ BÜYÜK başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.
Yorumlar kapalı.