Burhan Arıker’in gazetemize yaptığı açıklamada:
“Bandırma’da üniversite kurma hayali yaklaşık 30 yıl önce başlamıştır. Eğitime duyarlı olan halk bunu da ilçesinde görmek istemiş ve arayış içinde olmuştur. Bazı dernek çalışmaları sonucunda vakıf kurulmasının daha yararlı olacağı düşünülmüş ve yaklaşık 20 yıl önce BİLİMSEL EĞİTİM ve ARAŞTIRMA VAKFI kurulmuştur. Kuruculardan ve vakıf tüzüğünü hazırlayanlardan biri olarak amaç bölgemizde bir üniversite kurmak, kurulduktan sonra da destek vermektir. Ankara uzun yıllar ilçelerde üniversite kurmuyoruz diyerek bekletti. Nihayet Balıkesir Üniversitesi çok büyüdü ve bölünme kararı aldı. Görüş değişti ve artık ilçelerde de üniversite kurulabilirdi. Daha önce Balıkesir Üniversitesi’ne bağlı olup bölgemizde faaliyet gösteren eğitim kurumlarına ihtiyaç olan bazı kurumlar ilave edilerek Türkiye’nin ilk ilçe üniversitesi BANDIRMA 17 EYLÜL ÜNİVERSİTESİ 23 NİSAN 2015’de kuruldu.
İlçelerde üniversite kurulmuyor diye oturup beklemedik ve hep çalıştık. Bu yönde bazı başvurularımız oldu. Önce Bursa İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’ne müracaat ederek akademiye bağlı yüksek okul açılmasını istedik fakat başarılı olamadık. Daha sonra YÖK kuruldu ve yasanın 7. Maddesine göre bakanlığa bağlı yüksek okul açma çalışmalarımız başladı. Zamanın Gümrük ve Tekel Bakanına ülkemizde önemi artan ihracat ve ithalatı destekleyecek, gümrüklemede yardımcı olacak bakanlığa bağlı bir okulun yararlı olacağı ve ülkemizde ilki olacak bu okulun Bandırma’da kurulmasının uygunluğu hakkında araştırma raporunu verdik. Sayın Bakan çok ilgilendi hemen çalışmalara başlanılmasını istedi. Okul kuruldu ama Edirne’ye. Vaz geçmedik Balıkesir Üniversitesinin kuruluşunu adım adım takip ettik.Milletvekillerimiz Sayın M.Cemal Öztaylan ve Hüseyin Balyalı kanun teklifleri verdiler. Böylece Bandırma’ya İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ayrıca Bandırma, Gönen, Manyas ve Erdek’ e birer meslek yüksek okulu kurulmasını başardık. Böylece gelecekteki üniversitenin temelleri atılmış oldu.
Amacımıza ulaşmamız Milletvekilimiz Sayın M.Cemal Öztaylan’ın kanun teklifi ile gerçekleşen BANDIRMA 17 EYLÜL ÜNİVERSİTESİ ile olmuştur. Kanun teklifi hazırlanırken üniversitenin ana konusunun belirlenmesi , öğretim kurumlarını n seçimi , büyüme hedefi… gibi konularda ben de yardımcı oldum.
Üniversitenin konusu belirlenirken ülkenin ve bölgenin ihtiyacı , akademik personele olan ihtiyaç, coğrafi durum, ulaşım, yerleşke, yakın üniversitelerden faydalanma, mezun olan öğrencilerin iş bulabilmeleri … gibi konularda da geniş araştırmalar sonucu kurulacak üniversitenin konusunun çiftçi ağırlıklı olmasına karar verdik. Bu karara en çok etki edenler ; bölgenin çiftçilik ağırlıklı faaliyetlerde olduğu, tarım ve hayvancılığa bağlı sanayinin bulunduğu, bölge için Güney Marmara Kalkınma Ajansı’nın bu bölgeyi anadoluyu besleyen topraklar olarak belirlemiş olmasıdır. Ülkenin tarımda gelişen tekniklerin uygulanmasında , tarımdaki yeni teklonojilerin benimsenmesinde rehbere ve örnek araştırma- geliştirme projelerine ihtiyaç olması. Ayrıca hayvancılık ile ilgili sorunlar yaşanmakta. Bölgenin büyük baş hayvancılık deposu olması kanatlı hayvan yetiştiriciliğinde ülkenin % 35 ine sahip Marmara denizinin ikinci büyük balıkhanesinin Bandırma’da olması ülkenin 17.000 dönüm toprağa sahip tek koyunculuk araştırma enstitüsünün üniversite kampusüne bitişik olması bölgemizde atçılık faaliyetlerinin yoğun olması İstanbul’un ihtiyacı olan et, süt, sütten mamullerin büyük bir kısmının bölgeden karşılanmış olması. Marmara adası topraklarının doğal üretime uygun olması, kapıdağda bulunan endemik bitkilerin Erzurum Üniversitesince araştırılması, bölge topraklarında yılda iki defa tarım yapılabildiği, tohumculuğun hızla geliştiği… gibi konulardır.
Çiftçi ağırlıklı bir üniversitenin olması için, ziraat fakültesi , veterinerlik fakültesi ve gıda fakültesi ne ihtiyaç vardır. Araştımalar sonunda ZİRAAAT FAKÜLTESi ana konu olarak seçilmiş veterinerlik ve gıda fakültelerine ait ihtiyaç duyulan bölümler ÖMER SEYFETTİN UYGULAMALI BİLİMLER FAKÜLTESİ nde değerlendirilmesi. Uygulanacak araştırma projelerinde daha başarılı olabilmek dünya ile kolay ilişki kurabilmesi için yabacı diller yüksek okulu kurulmasına , kuruluş gerçekleştikten sonra gıda araştırma enstitüsü , çiftçi-üniversite iş birliği konseyi planladık. Hedef az sayıda ama iş bulabilen, öğrenci eğiten akademisyen yetiştiren ülkenin ihtiyacı olan projeleri geliştiren küçük ama önemli dünya çapında bir üniveriste kurmaktı.
Yasa çıktı biz uzun süren ve yorucu olan sürecin sonunda nihayet hayallerimize kavuştuk zor oldu ama sonunda deydi diye sevindik.
Rektörlük ataması yapıldı Süleyman Özdemir üniversitemizin rektörü oldu.İlk iş Ömer Seyfettin Uygulamalı Bilimler Fakültesinin bölümlerini gayrimenkul değerleme , bankacılık ve finansman , işletmecilik…. gibi konuları belirlemek oldu. Böylece çiftçi üniversitesinin bir bölümü yıkılmış oldu .Bir süre sonra ise Bilimsel eğitim ve araştırma vakfının adını değiştirdi. Bunu hiç anlayamadım. Kuruluşundan bu güne kadar geçen beş senede, YÖK ten olur almış, yasa ile kurulmuş ziraat fakültesinin bölümlerini açmayarak kapanmasına zemin hazırlanmış ve nihayet kapanmıştır. Kapanış karararını öğrenince hayatımın önemli bir bölümünü verdiğim bu konunun artık uygulanamaz oluşu beni fazlası ile üzmüştür. Hatta çocuğumu kaybetmiş kadar üzüldüm. Halbuki corona salgını sırasında yaptığımız çalışmanın ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha hatırlattı.”
Burhan Arıker
Bir önceki yazımız olan Gestaş Avşa Adası Erdek Feribot Seferleri 2024 başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.
Yorumlar kapalı.