Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açılış konuşmasını yaptığı 2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu; Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıkların destek ve katılımı ile WOW Istanbul Hotel & Convention Center’da düzenlendi.
Her türlü bağımlılıkla mücadele verme misyonuyla yaklaşık 100 yıldır faaliyetlerini gösteren Yeşilay, 2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu’nu 26- 27 Kasım 2018 tarihleri arasında WOW Istanbul Hotel & Convention Center’da düzenledi. Sempozyum; “Kanıta Dayalı Politikalar ve Yaklaşımlar”, “Bağımlılıkla İlgili İşgücünün Eğitimi” ve “Halk Sağlığı Uygulamaları” ana temalarıyla gerçekleştirildi.
Sempozyum ile uyuşturucu politikaları ve halk sağlığı uygulamalarının kanıta dayalı olarak geliştirilmesine destek olma amacıyla ilgili fikirlerin ve uygulamaların paylaşılacağı, ayrıca yerel ve bölgesel ilişkilerin kurulacağı bir ortam oluşturuldu.
Sempozyumda açılış konuşmasını gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Yeşilay’ın küresel boyutta bir markaya dönüştüğünü, ancak Türkiye’nin bağımlılıkla mücadele konusunda kat etmesi gereken daha çok yol olduğunun altını çizdi: “Esasen medeniyetimiz, kültürümüz ve tarihimizi göz önünde bulundurduğumuzda, alkol ve tütün bağımlılığını yan yana düşünebilmemiz dahi mümkün değil. Buna rağmen alkol ve uyuşturucu tüketiminin yaygınlaşmasında, tütünle mücadelede istediğimiz neticeleri alamamaktan şikayet ediyorsak, çalışma yöntemlerimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Elbette polisiye tedbirler ile rehabilitasyona ve tedaviye yönelik hizmetler önemlidir. Bu hizmetler mutlaka en iyi şekilde verilmelidir. Ancak asıl mesele, toplumumuzda bu tür kötü alışkanlıkların kök salmasına zemin hazırlayan iklimi ortadan kaldırmaktır. Bunun yolu da değerlerimizin toplumun tamamına en iyi şekilde aktarılmasından geçiyor.”
Türkiye’de uyuşturucu ile mücadelenin amansız bir biçimde yapıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Dünyadaki mazlum toplumlar uyuşturucu ve alkol bağımlılığının yükünü çekiyorlar. Esasen yoksullukla bağımlılığın bir arada olması fevkalade düşündürücüdür. Çünkü uyuşturucu ve alkol ciddi maliyeti olan bağımlılık türleridir. Hayatını idame ettirmekte zaten zorluk çeken toplumlarda bütün kötü alışkanlıkların yaygınlaşmasının masum bir eğilim olmadığına inanıyorum” dedi.
Mücadele için devletin sorumluluğunun yanı sıra en önemli sorumlunun aileler olduğunu altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Meselenin tespiti ve çözümünde en büyük sorumluluk aile bireylerine aittir. Okulların bağımlılık tehdidinde uzak kalması için ilgili tüm bakanlıklarımız yakın iş birliği içerisindeler” dedi.
Bağımlılık yapan ürünlere karşı verilen mücadelenin aynı zamanda terörün kaynaklarını kurutmaya yönelik bir mücadele olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Organize suç örgütleri, terörün olmadığı yerde aynı görevi üstlenir. Terörle mücadele de Türkiye’nin kat ettiği mesafesinin en önemli göstergesinden biri de uyuşturucu ticaretine büyük bir darbe vurulmasıdır. Alkol ve tütün kaçakçılığında ciddi azalma meydana gelmiştir” sözleri ile son dönemde 52 bin bireyin uyuşturucu ile ilgili suçlardan mahkûm edildiğini hatırlattı.
Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, Prof. Dr. Mücahit Öztürk tarafından Yeşilay’ın düzenlediği ‘Sağlıklı Nesil Sağlıklı Gelecek Yetenek Yarışması’nda dereceye giren Ağrı Güzel Sanatlar Lisesi Öğrencisi Metin Yelboğa’nın resmi hediye edildi.
SAĞLIK BAKANI KOCA: “YEŞİLAY, MÜCADELESİNDEN TAVİZ VERMİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ardından söz alan T.C. Sağlık Bakanı Faruk Koca, aile değerlerinin bağımlılıklar ile mücadele önemli olduğunu belirterek, “Tüm bağımlılıklarla mücadele STK’ların desteği çok önemlidir. Yeşilay cemiyetimiz bu konuda ülkemize önemli katkı sağlayan müstesna bir STK’dır. Yeteli kamu desteğinin bulunmadığı günlerde bile Yeşilay, tek başına dahi olsa mücadelesindeki azmi ve karalığından asla taviz vermedi. Son yıllardaki başarılı çalışmaları için başta Yeşilay Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk olmak üzere herkese teşekkür ederim” dedi.
ÖZTÜRK: “HER TÜRLÜ BAĞIMLILIKLA MÜCADELEMİZİ, ÜCRETSİZ PSİKO-SOSYAL DESTEK VEREN YEŞİLAY DANIŞMANLIK MERKEZLERİMİZ (YEDAM) ARACILIĞI İLE SÜRDÜRÜYORUZ”
Bakan Koca’nın ardından söz alan Yeşilay Genel Başkanı Prof. Dr. Mücahit Öztürk madde bağımlılığının toplumlar ve bireyler üzerindeki yıkıcı etkisini hatırlatarak, “Buna rağmen dünyada ve ülkemizde madde bağımlılığına karşı özellikle gençler başta olmak üzere ilginin maalesef arttığını görüyoruz. BM uyuşturucu ve Suç Ofisi’nin verilerine göre dünya genelinde her yıl 200 bin kişi aşırı doz uyuşturucu almaktan ve uyuşturucu kaynaklı hastalıklardan yaşamını kaybediyor. Avrupa Uyuşturucu İzleme Merkezi’nin (EMCDDA) 2018 raporuna göre Türkiye’de hayatında en az bir kere madde kullananların yaş gruplarına göre dağılımı incelendiğinde, en yoğun kullananlar %65 ile 15-34 yaş grubu oluşturuyor. Maddeyi ilk kullanım yaş ortalaması ise 19… 15 yaş civarındaki gençlerimiz arasında bağımlılık yapan maddelerin kabul görmesi, tehlike çanlarının çaldığını bizlere işaret ediyor. Ayrıca İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı’nın hazırladığı 2018 Türkiye Uyuşturucu Raporu’na göre ise Türkiye genelinde 2016 yılında toplam 81.222 uyuşturucu olayı görülmüşken, 2017 yılında yüzde 45,87 artış göstererek 118.482 olay meydana gelmiştir. Bu rakamlar, ülkemizin ve insanlarımızın madde bağımlılığı tehlikesi ile yaşadıklarını ve madde bağımlılığındaki ciddi artışı gözler önüne sermektedir” dedi.
Prof. Dr. Öztürk, Yeşilay’ın Milli Eğitim Bakanlığı ile başlattığı, bugün çeşitli Bakanlıklar ve resmi kurumlar ile birlikte yürüttüğü Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı, Okulda Bağımlılığa Müdahale Programı gibi programlar ile kamu ve STK işbirliğinin en güzel örneklerini sergilediğini hatırlattı: “Bu artışın sebepleri ve bununla mücadele için yapılacaklar aslında hepimizin ortak meselesidir ve ayrıca bugün bu sorunun global bir sorun olduğunu hepimiz görüyoruz. Ancak, Yeşilay olarak her türlü bağımlılıkla mücadelemize hız kesmeden, özellikle ücretsiz psiko-sosyal destek veren Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimiz (YEDAM) aracılığı ile sürdürüyoruz. Bu alanda ilk milli rehabilitasyon modelimizi 20 ülkede yapılan inceleme sonucunda geliştirdik. Bu çalışmalarımızı 2018-2023 Uyuşturucu ile Mücadele Eylem Planı kapsamında üstlendiğimiz önleme ve rehabilitasyon faaliyetlerinin de içerisinde yer alıyor. Yine Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı, Okulda Bağımlılığa Müdahale Eğitim Programı, Yeşilay Yaşam Becerileri Eğitim Programı ile bağımlılık konusunda toplumda farkındalık oluşturmaya ve bağımlılığı toplum tabanına yaymaya çalışıyoruz. Uluslararası sempozyumlar, ulusal ve uluslararası çapta yetenek yarışmaları, iletişim kampanyaları ve yayınlarımız ile toplumdaki bağımlılıklara karşı bilinç oluşturmayı hedefliyoruz. Ayrıca bağımlılıkla mücadelemizi sınırlarımızın dışına yaydığımız Ülke Yeşilaylarının sayısını 41’e çıkardık ve ayrıca bu sayıyı 100’e çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.
KAMU SAĞLIĞI ALANINDA MADDE KULLANIMI SORUNU
İlk oturum öncesi son olarak bilimsel açılış konuşmasını gerçekleştiren BM Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC) Uyuşturucuyu Önleme ve Sağlık Birimi Başkanı Dr. Gilberto Gerra, dünyada madde kullanımına ilişkin özellikle kamu sağlığı alanında çok fazla dikkat edilmediğinin altını çizdi: “Bu zayıflık yanlış anlaşılmaya ilişkin bir vizyonu ortaya koyuyor. Ebeveyn-çocuk ilişkisi ve bu ilişkideki sevgi faktörü oldukça önemli. Uyuşturucu kullanan çocukların yüzde 40’ı ebeveyn sevgisinden yoksun ya da ebeveynleri ile ilişkilerinde sevgi sorunu yaşıyorlar. 2016’da gelişmiş ülkelerde yapılan araştırmaya bakarsak, doktorların da konuya bakış açısı anlamında bir fikir birliğine sahip olmadığını görebiliyoruz. Araştırmaya katılan her 3 doktordan biri uyuşturucu bağımlılığının kronik bir hastalık ancak aynı zamanda da serbest bir seçim olduğunu dile getiriyor. Yani, bireylerin yer aldığı ortamlardan, bağımlılığın oluşumu ve sürmesini sağlayan nörobiyolojik süreçlerinden kaynaklanıyor.”
VALERİO BİSPURİ’NİN OBJEKTİFİNDEN BAĞIMLILIĞIN KORKUNÇ YÜZÜ
Sempozyum süresince dünyaca ünlü İtalyan fotoğrafçı Valerio Bispuri’nin objektifinden madde bağımlılığına dikkat çekti. Valerio Bispuri’nin “İnsanlık Namına” konseptiyle gerçekleştireceği “Saklı Hikayeler” sergisi, madde bağımlılığını ve bağımlılığın korkunç yüzünü sanatsal bir bakış açısı ile gözler önüne serdi.
Bir önceki yazımız olan Gestaş Avşa Adası Erdek Feribot Seferleri 2024 başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.
Yorumlar kapalı.