Ulusumuzun tarihinde çok önemli bir yer tutan 30 Ağustos zaferini bu yıl Kurban Bayramı sevinci ile birlikte kutluyoruz. Birlik ve beraberliğe, dayanışmaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde, iki bayramın coşkusunu bir arada yaşamamanın farklı bir anlamı olduğuna inanıyorum.
30 Ağustos, Büyük ATATÜRK tarafından 19 Mayıs’ta Samsun’da Bandırma Vapuruyla başlatılan Kurtuluş Savaşımızın kazanılarak vatan topraklarının özgürlüğüne yeniden kavuştuğu büyük bir zaferdir. Ulusumuzun ordusuyla bütünleşerek yazdığı unutulmaz bir destandır. Başkomutan Mustafa Kemal önderliğinde, çok büyük zorluklar ve yokluklar içinde sürdürülen bir mücadeleyi, kurtuluşa olan sonsuz inancıyla zaferle sonuçlandıran kahraman ordumuz, bu başarının en büyük mimarıdır.
Dünya savaş tarihine “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” emri ile kazınan bu büyük zafer, çağdaş Türkiye Cumhuriyetinin müjdecisidir. Zafer sonrası yeni devlet oluşumu ile ilgili çalışmalar, Cumhuriyetin ilanı ile taçlandırılmıştır.
29 Ekim 1923’te kurulan Cumhuriyetimizin gururunu bugün bizler yaşıyoruz. Gelecekte de bizim çocuklarımız bu sevinci yaşayacak ve bu gurur sonsuza dek sürecektir.
Bu gururu yaşarken Cumhuriyete ve onun değerlerine yönelik saldırılar hepimizi derinden yaralıyor. Yalan, iftira ve karalamalarla Cumhuriyet ve kazanımları itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. Cumhuriyetin en büyük güvencesi olan ordumuzun içine sızan hainler, ulusumuzu 15 Temmuz ihanetiyle karşı karşıya bırakabiliyorlar.
Cumhuriyetimize ve kahraman ordumuza yönelik her türlü saldırılar, hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır. Bizler ne pahasına olursa olsun Cumhuriyete ve onun kurucusu Büyük ATATÜRK’e her zaman sahip çıkacağız. Çünkü Cumhuriyet ve ATATÜRK, bizi bütünleştiren bir çimento gibidir. Bizi birbirimize bağlar ve tüm ulusumuzu bir arada tutar. Bu değerlerimizden asla vazgeçemeyiz.
Bizi birbirimize bağlayan, aramızdaki sevgi ve muhabbeti büyüten bir başka değerimiz de dini bayramlarımızdır. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın hemen ardından bu yıl Kurban Bayramını da kutlayacağız. Kırgınlıkları, küskünlükleri bir kenara bırakarak sevgi ile kardeşçe kucaklaştığımız bayram günleri toplumsal dayanışmamıza önemli katkılar sağlamaktadır. Büyüklerimiz, küçüklerimiz, darda kalan arkadaşlarımız, bir sıkıntısı olan komşularımız, unutulan dostlarımız bayram sevinciyle kucaklanarak birlik ve beraberlik tablosu oluşturulmaktadır.
Gerek milli bayramlarımızın gerek dini bayramlarımızın bize sağladığı bu güzel ortamı, sevgi ve saygının egemen olduğu özel duygu yoğunluğunu diğer günlerde de sürdürmemiz gerektiğine inanıyorum.
Ülkemizin yer aldığı coğrafyada yaşanan savaşları ve karmaşayı göz önüne alırsak, bugün bizi bu kaos ortamından uzakta tutan en önemli gücün Cumhuriyetimiz ve ATATÜRK’ün olduğunun farkına varmak hiç de zor olmayacaktır.
Bu düşüncelerle Zafer Bayramının 95. gurur yılında başta büyük ATATÜRK olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyor, kahraman ordumuza şükranlarımı sunuyor, Bandırma’lı hemşerilerimin, ulusumuzun ve tüm İslam Aleminin Kurban Bayramını kutluyorum.
Bir önceki yazımız olan Balıkesir Yılda 500 Bin Adet Aşılı Ceviz Fidanı İhraç Ediyor başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.
Yorumlar kapalı.